Aslında psikolojik sorunların kökeninde hep yanlış algılamalar ve yanlış zihinsel yapılandırmalar gelmektedir. Bunların en başında insanların adepte olmak zorunda oldukları uzaysal,mekansal ve zamansal varoluştur. Eğer insan varoluşsal bütünlüğünü korumak istiyor ise varoluşsal dengesini de oluşturması gerekir. Örneğin anda yaşamak terimini ele alırsak, eğer insan zihninde geçmiş anıları, yaşanmışlıkları sürekli zihninde oynatırsa veyahut sürekli gelecek ile ilgili plan ve tasarımlarıyla zihnini meşgul ediyorsa yukarıda bahsetmiş olduğumuz zamansal adapte oluş açısından sorunlar yaşıyordur. Çünkü insan varoluşu anda ve şuan içinde yaşadığımız dünya zamanından birebir etkilenir ve onu etkiler ancak geçmiş ve gelecekle meşgul olan zihin dünyanın andaki işleyişini algılayamaz ve ona adapte olamadığı için gerilim ve ruhsal problemler yaşar. İnsan varoluşu haliyle geçmiş yaşantılarından etkilenir, deneyimlerini, anılarını ön hazır oluş şeklinde pratik hayatında kullanır. Gelecek ile ilgili planları, hayalleri, yapmak istediği şeyler olabilir, tüm bunlar dengeli ve kişiye hizmet edecek şekilde kullanılırsa bireye başarı ve mutluluk getirecektir. Örneğin sobaya dokunan ve canı yanan çocuk bu deneyimden sonra bir daha yanan sobaya dokunmaması gerektiğini öğrenir ve acı hissinden kaçmak için bu deneyim ona hizmet eder. Aynı şekilde gelecek ile ilgili planları olan bir öğrenci andaki yaşamını ona göre kurgulayarak mesela derslerine daha fazla çalışarak yine kendisi için faydalı bir halde bunu kullanabilir. Durumun bu iki boyutu insan için yararlı olan kısmıdır. Devamını oku